Trafik sizi delirtiyor mu? Siz siz olmaktan çıkıyor musunuz? Çareleri var:
Trafikte öfkenize hakim olamıyor, siz siz olmaktan çıkıyor bir canavara mı dönüyorsunuz? Veya siz, aynı şeyleri arka araçtaki sürücünün yaşamasına sebep mi oluyorsunuz? İkisi için de yapabileceğimiz şeyler var:
Başlamadan, sözünü ettiğimiz durum kural tanımayan trafik magandalığı değil.
"Bu trafik beni çıldırtıyor" durumu:
Çok kahve iyi değil. Arabaya binmeden kahve yüklenmeyin. Çoğumuz ya keyiften ya da zaman yokluğundan arabada da içmeyi tercih ediyoruz. Fazla kafeinin öfke eşiğinizi düşüreceği, sinir katsayınızı arttıracağı kesin.
Aç kullanmak iyi değil. Açlık süresi uzayınca şeker düşüyor ve buna cevap vücut adrenalin salgılıyor. Bu ne demek biliyorsunuz. Saldırganlık ve şiddet. Amerikalıların açken öfke krizlerine taktığı bir isim var. HANGRY: Aç ve öfkeli. Kahvaltı yapın, arabada her zaman atıştıracak bir şeyler bulundurun. Yol uzayabilir.
Nefes egzersizleri deneyin. Bütün ilaçlardan iyidir. Öfke kat sayınız artmaya mı başladı. Burundan yavaş ve derin nefes ve ağızdan daha uzun süreli nefes verin. Anksiyete hemen azalacak, şaşıracaksınız. Bu deneme başka ortamlar için de geçerli. İş yerinde ve hatta evde..
Biraz erken yola çıkın. Geç kalmak endişesi veya geç kalma ihitimalinin ortaya çıkması trafikte öfkenin baş sebeplerinden.
Dinlediğiniz müziğe veya kanala dikkat. Rock, metal, rap durumu kötüleştirir veya sizi öfkelenmeye hazır hale getirir. Kimi, neyi dinlediğiniz de önemli. Radyoda haber ya da siyaset dinlemeyin araba kullanırken.
Başkalarını bir izleyin. Yan arabadaki çıldıran adamı gözünüzün önüne getirin. Ben de böyle mi oluyorum, böyle mi görünüyorum sorusu akılları başa getirebilir.
Bu altı yöntem sizi İstanbul trafiğinde araba kullanan bir Budist rahip sukünetine sokabilir. Onun gibi giyinmeniz gerekmiyor.
Uzm.Dr.Metin Okucu